ABD Hazine Bakanlığı’nın Tornado Cash hakkında uyguladığı yaptırımların ardından potansiyel olarak uygulanacak yaptırımlar kripto sektörünün önde gelen isimlerini endişelendirdi.
Tornado Cash yaptırımlarının arkasında yatan sebepler
Tornado Cash’in kurulduğu yıldan bu yana yaklaşık olarak 7 milyar dolardan fazla paranın protokolü kullanarak akladıkları iddia edildi. Bu tutarın içinde Kuzey Kore hükümeti tarafından da desteklenen hack grubu Lazarus Group’un 455 milyon dolarlık fonu da yer alıyor. Elliptic adlı şirketin yetkilisi David Carlise konuyla ilgili olarak şunları aktardı;
“ABD, kripto mikserlerinin tamamen tarafsız hizmetler olduğu bahanesine kesinlikle tolerans göstermeyecek. Eğer mikserler kötü niyetli kişiler için faaliyetleri kolaylaştırıyorsa, OFAC’ın görüşüne göre yaptırımlar son derece adil gözüküyor. Bu kadar basit”
Anayasal noktada kaygı büyük
Blokzincir teknolojisinin politik savunucuları arasında yer alan Coin Center, Tornado Cash yaptırımı ile ilgili anayasal olarak çeşitli endişelerden söz etti. Coin Center;
“OFAC’ın hamlesi anayasal kaygıları artırıyor. Çünkü bu, ABD vatandaşı olmayan bir kişinin bu sistemi kullanma becerisine yönelik bir yasak değil. Tüm ABD’lilerin belirli bir açık kaynaklı yazılım aracını kullanma yetkisine gelen bir yasak”
Şirket, ABD merkezli düzenleyicilerin bu yaptırımları nasıl uygulayacağı konusunda çeşitli endişeleri olduğuna değindir. Blokzincirin kendine has yapısı gereği, herhangi bir kişi Tornado Cash kullanarak bir ABD vatandaşına para gönderme işlemi yapabilir ve bu gönderinin sonrasında iptal edilme durumu yoktur.
Yaptırımlarsa sert eleştiriler geldi
Yaptırımların uygulanmasının ardından sert eleştiriler yapıldı. Zcash’ten Hudson Jameson şunları belirtti:
“Ethereum’da gizlilik çözümleri oluşturanların etkileri büyük olabilir. Çünkü hükümet ve düzenleyiciler, teknolojik yeniliklerin gerisinde kalmakla ve bunları kavrayamamakla ünlüdür. Gizlilik son derece önemlidir ve bu nedenle bir hükümet Tornado Cash’in kodunu belirleyemediği için meta verileri izleyemez e Kuzey Kore ile ilgili faaliyetler ile ilgili haksız bir biçimde suçlayamaz”